iddaa ve şike mevzusunu anlatıyorum toplanın

<<< lütfen meseleye ilgili ve duyarlı olanlar okusun, okuma özürlü 15 yaşında zütü taklular gibtirip gitsin başlıktan >>>

bakın sevgili arkadaşlar, dünyanın birçok ülkesinin 1. ve 2. liglerinde şikenin kralı dönüyor, bizzat yüzlercesine 90 dakika şahit oldum. hakemlerin ilk yarıda ev sahibi takımın net 3 tane penaltısını vermeyip, ikinci yarı deplasmana haybeden bi penaltı verip kazandırdığı, takımı 1-0 galipken topu bilerek kornere atıp kornerden ne hikmetse gol olup ondan sonra 90+5 te yine aynı defansın hatasından gol yiyip maçı 1-0 dan 1-2 kaybeden takımlar, maç çok dengede giderken bilerek topa elle dokunup 2. sarıdan kırmızı gören oyuncular vs vs vs.

evet bunlar var, evet şike denilen meret var. şimdi öncelikle iddaacı panpalarıma bu şikeli ligleri bir bir sayıyorum.

- arjantin 1. ve 2. ligi (özellikle 2. lig tam komedi)

- italya serie b (serie a'da da yapılıyor ama eskisi gibi değil artık)

- türkiye 1. lig ve amatör liglerin geneli (süper lig'de şikeye gerek yok artık takımlar ve oyuncular medya tarafından manipüle edilerek kaybettiriliyor)

- brezilya 1. ve 2. ligi (özellikle 1. lig komedinin allahı)

- iskandinav ülkelerinin 2. ligleri (danimarka, norveç, isveç gibi ülkeler)

daha dünyanın birçok ülkesinde amatör futbol oynanan liglerde de şike dönüyor ama ben özellikle en çok dönme dolap çevrilenleri saydım.

şimdi sevgili binler, size hiç 1.05'lik maçtan kuponunuzun yatıp, gibinizden salladığınız 2 liraya 200 lira veren kuponun tuttuğu oldu mu??? en çok güvendiğiniz üst maçının 0-0 bitip 30 tane %100 gol kaçıp, alt verdiğiniz maçta dk 80'den sonra 3 tane gol olup maçın üst bittiği oldu mu? peki size hiç +7 verdiğiniz maçta dk 90'da penaltı olup penaltıyı kaçıran huur çocuğu yüzünden maçın 6 golle bittiği oldu mu?

olur hepsi olur çünkü dünya futbol piyasası tiyatronun beşiğidir. tüm bunların ne sizin şanssızlığınızla ya da şansınızla alakası yoktur. %90 oynanan tüm maçların akıbeti maç oynanmadan önce bellidir.

bazı iddaanın elemanları "olur mu ya öyle şey top yuvarlaktır" klişesini önümüze koysalar da ben onların hepsinin dıbına koyim, onlar iddaanın öz binleridir ve top yuvarlak klişesini savunma yaparlar. top yuvarlaktır ama topu oynayan oyuncular ve hakemler toptan daha yuvarlaktır bunu da ben söylüyorum yazın bi kenara.

neden böyle diyorum? çünkü hayatın en büyük ve en acı gerçeği paradır. paranın çok olduğu yerde en büyük manipülasyonlar gerçekleşir. bunun tam tersi olarak da paranın az olduğu yerde de şikeler çok kolay olur.

paranın az döndüğü ülkelerde şike nasıl gerçekleştir bunu da anlatıcam ama önce bi göreyim kaç kişi ilgili ona göre yazıcam amk boşuna yazdırmayın bana.

--- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---

edit: *** gelen olumlu tepkilere memnun olduğumu söylemek istiyorum, insanların bir şeylerin farkında olduğunu görmek, en azından çok kişi olmasa da bazı şeylerin bilincinde olanların varlığını hissetmek güzel bir duygu benim adıma. hayatımın geniş bir bölümü yalnız geçti ve hala geçiyor, ömrüm boyunca hep birilerine bir şeyler anlatmak istedim ama ya ben anlatamadım ya da karşımdakiler benim anlattığımı anlamadılar, anlamak istemediler. o yüzden ben de daha kalabalık kitlelerin olduğu bir yerde, yani burada beynimi kemiren konulardan biri olan bu mevzuyu paylaşmayı, bu platformda muhabbetini yapmayı uygun buldum. çünkü biliyorum ki gidip bir bayinin önünde bunları konuşsam bayici beni sopayla kovalar ekmeğimle oynama pekekent diye... kahveye gitsem desem çekin sandalyeleri beni dinleyin amcıklar diye seslensem 2 dk dinlerler ondan sonra yine önlerindeki ganyan kuponlarını doldurmaya devam ederler... her neyse tekrardan özellikle çok samimi yaklaşımı olan dostlara teşekkürlerimi iletiyorum ***

ayrıca muhabbet biraz ilerlediği için takibe yeni başlayacak olanlara önerim, atlara fisildayan kovboy kardeşimizin tavsiyesi üzerine şu linkten sadece benim mesajlarımı takip edebilirsiniz. bunu unutmuştum iyi oldu.

http://ccc.incisozluk.cc/...an%C4%B1n/@marjinal-manda

bazı konularda yanlış bilgilerin var panpa.

örneğin sen bahis şirketlerinin oranları duyum alıp da ayarladığını sanıyorsun ve işe biraz amatörce bakıyorsun. bahis sitelerin sistemi şu şekilde işler:

-öncelikle her birinin sponsoru olan bilişim altyapı servisleri vardır ve bazı siteler aynılarını kullanır, örneğin unibet ve 188bet gibi.

-bu altyapı servisleri ilk önce ligin önceki maçlarına ve kadro kalitelerine matematiksel olarak değer girip, ihtimal hesabı çıkarır ve elde etmek istedikleri net kâra göre takımlara oran verirler. bu yüzden bürolar arası oran farkları çok nadir rastlanan şeylerdir. herkes kendi kafasınca oran belirliyor olsaydı dediğin gibi, arada uçurumlar olan maçlar olurdu.

-şimdi asıl işin özüne gelecek olursak; örnek üzerinden anlatayım:

mesela marathonbet'i büro olarak ele alalım.

marathonbet'in geri ödeme yüzdesi 94%'tür. bu ne demek?

yani bir maç düşün ki, alt üst seçeneklerinin oranı eşit olsun, bu maçta her iki oranı da 1.94 ve 1.94 olarak açar. ikisine de eşit miktarda para girerse büroya 100er 100er varsayarsak 200 birim para girer, ve büro maçın tutan ihtimaline göre 194 birim parayı geri öder ve 6 birim net kar eder.

yani marathonbet, eşit oranlarla eşit miktarda para giren maçlarda düz 3% kârını alır.

şimdi diyeceksin ki, "e oranlar değişiyor".

oranların değişimi tamamen giren paraya göre olur. mesela yukarıdaki gibi eşit açılan bir maçta marathonbet alt'a giren miktar arttıkça otomatik yazılımın 2.5 dakikada bir oranları giren paraya güncellemesiyle beraber alt oranını düşürüp üst oranını artırır. oran değişimi de bunu değerlendirmek isteyen kişiler tarafından rağbet görür ve yüksek orana da para girmeye başlar. yani yazılım kendisini ona göre ayarlar. mesela diyelim ki oranı 1.85'ten açıldı alt'ın ve o maça giren herkes alt dedi (tabii böyle bir şey imkansız, genelde hangi maç olursa olsun maksimum 70%-30% görür), böyle bir şey eğer ki olursa marathonbet'in kullandığı altyapı servisi oranı düşürür düşürür ve bahisi kapatmaya kadar gider. eğer ilk baştan herkes girerse daha oran 1 saat içerisinde 1.00'a eşitlenir ve kapanır.

yani o yazılım, marathonbet'in her halükarda 3% kâr etmesini sağlar. adamlar sadece giren para büyükse, e doğal olarak 3%'ü de büyük olduğu için kazanırlar.

bu iy/ms muhabbetinde de böyle. o oranların düşmesinin tek sebebi piyasaya giren para miktarıdır. yani herkes o seçeneğe normalde olduğundan fazla yüklendiği için oranlar o kadar düşer. bahis büroları kendi kafalarınca oran belirleyip kendileriyle kumar oynayan yapılar değildir, adamlar otomatik 2.5 dakikada bir oran güncelleyerek sabit 3% kârı korurlar, oranı kendilerince belirlemezler.

genelde bir algı vardır, "kasa hep kazanır" diye. bu doğru bir ifadedir ama türkiye'de insanlar kasanın kazanmasını kendilerinin kaybetmesiyle eşdeğer tutarlar. oysaki böyle bir şey yoktur zira dediğim gibi 200x para giriyorsa bunun 194x'i geri dağıtılıyor ve bu parayı alan birileri illa ki var.

genel olarak fikirlerin doğru fakat altyapı eksiğin var sadece panpa. bu önemli bir husus bu konuda çünkü türkiye'de cahilce bürolar sanki oranları kendi kafasına göre belirliyormuş gibi bir algı var.

maçkolik dalgasını anlatmaya başlıyorum beyler çekin sandalyeleri.

şimdi bu maçkoliğin bürosu bilenler vardır fener stadyumunun orada tam karşısındaydı galiba. otopark falan var hatta orada maçkolikçilere indirim falan yapılıyor diye duymuştum otoparkta. herneyse işte, şimdi bu maçkoliğin çok karmaşık bi yapısı var. içinde olana basit ama bilmeyene karmaşık gelir.

bunlar çok çakaldır. maç takibi bildiğiniz üzere sahadan'da daha rahattır ama forum maçkolik üzerinden yürür. maç takip etmek isterseniz sahadan'ı tercih edin derim ben.

neyse, bu maçkolik forumu her zihniyetten, her mantıktan, her zeka seviyesinden çoluğu çocuğu gencini yaşlısını içinde barındırır. sahtekar reklamcısı, umut taciri, umut.avi kovalayanlar vs... herkes vardır bu sistemin içinde.

sabahın köründe maçkolik forumlarından yorum takip edip kupon yapan yüzbinlerce andaval var bu memlekette. haliyle otomatikman ne oluyor? forum manipülasyonları da oluyor. peki forum manipülasyonu nedir?

ısrarcı bir dille, ikna edici bir anlatım akışıyla "yanlış" maç yorumu yapıp milleti yatıranlardır. maçkoliğin çakallığı ise burada baş gösteriyor.

şimdi foruma eskiden beri üyeliği olanlar bilir, bu müptezeller hiç silinmeyecek yorumları silerler ama öte yandan milleti kandıranları silmezler. siz normal maçla ilgili düşüncenizi yazarsınız bi bakarsınız pat diye silinmiş ve ban yemişsiniz, ama başka bi canlı bahis reklamı yapar, milleti yanlış tahmine yönlendirir onların yorumları silinmez.

bu genel bi anlatım kendi açımdan. şimdi size derinine ineyim mevzunun.

ben yaklaşık 1-2 ay kadar maçkoliği iyice araştırıp analiz ettim özel olarak bu işe kafa yordum. maçkolikte "çok sağlam" derecede tahminlerde bulunanların listesini çıkardım, yaklaşık 20'Ye yakın bir liste vardı elimde. bu listelerde haftalık maç programlarında 20 kişi arasından ortak tahminlerde bulunanların tahminlerine oynayıp kazanıyordum.

bu anlattığım olay evvelki bir olaydır. yani açıkçası ben de büyük çakallık yaptım. kendi şansımdan değil, milletin şansından faydalandım.

çok kısa bi süre böyle devam ettikten sonra maçkolik yeni bir revizyona gitti. bunun adı huurluk revizyonuydu. nasıl mı? şöyle,

dediğim gibi kısa bi süre böyle bir liste oluşturduktan sonra bu süreç içerisinde sağlam tahminlerde bulunanların geçmiş yorumlarının silindiğini fark ettim. tamam çok yorum birikir, site bakımı kapsamında geçmiş yorumlar temizlenebilir eyvallah ama belli başlı kişilerin "tüm" yorumları silinmez. bakın daha da açayım mevzuyu.

biten bir maç var. misal verelim dün oynanan ve iy2/ms1 biten adana maçı. bu maçın forumuna maç başlamadan önce giriyorsunuz ve adamın tekinin "bu maç 2/1 bitecek" dediğini görüp "hagibtir ordan yaaa" diyorsunuz ve umursamıyorsunuz. maç 2/1 bitiyor ve o yorum aklınıza gelip tahmini o an bulunduğunuz saati hesaplayıp yorumları arıyorsunuz bir de bakıyorsunuz ki o yorum yok, yorumu yazan adam da yok piyasada uçmuşşş...

bu maç +7 olur diyen adamın linkini kaydediyorsunuz. maç +7 bitiyor. ertesi gün bi bakıyorsunuz linke bomboşşş yorumları silinmiş...

devam edeyim mi binler? dinliyo musunuz lan?