/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +4
    O günün ardından bir ay geçti. Kemal bana hiç dokunmadı ama farkındaydım hamileydim. Annemin yanına gitme fırsatım olmamıştı. Onun yanına gittim. Konuşamıyordu fakat sağ eliyle yazabiliyordu. Beni duyabiliyordu.
    N:Annem nasılsın güzel annem.
    "Beni düşünme. Burası iyi."
    N:Nasıl düşünmeyeyim ki annem? Sen benim her şeyimsin.
    "Ben iyileşemem. Sen git hayatını yaşa. O domuz babanı öldür gerekirse. Ama git özgürce yaşa."
    N:Sevdamın peşinden mi koşayım yani anam?
    "Nasıl özgürsen güzel sarışın Nergiz'im. Sen beni dert etme. Git! Moralin bozulmasın. Sanki ben yokmuşum gibi."
    N:O nasıl söz annem? Ağlatma beni.
    "Anayım ben. Yamuk bir annen olmasını istemem. Sen mutlu ol bana yeter güzel kızım. Karnındaki çocuğa, kocana iyi bak."
    N:Annem!
    Gözyaşlarına boğuldum orada. Koşarak gitmek istedim ve annem komutunu verdi.
    "Git ağla kızım. Son kez! Bir daha da üzülme."
    Koştum. Sonsuza denk koştum.
    ···
  2. 27.
    +4
    Hamileliğimin dokuzuncu ayı evde doğum yaptım. O sırada Kemal kendine iş kurdu. Sanırım biraz illegal tarafı var ama nakit nakittir. Turp gibi bir oğlan çocuğu. Adını Orijin koyduk.
    Doğumdan birkaç ay sonra mahalleye çıkacak yüzü kendimde aramaya başladım. Zaten huur babam yarı ölü gibiydi doğru dürüst konuşamıyordu bile. Anneminde birkaç kez yanına gittim. Yine de bu günlerde bana büyük dostluk yapan Munise'ydi. Cihan ile Satiye'de evlenip mahalleyi terk etmişlerdi bu yüzden Munise sayesinde mahallede yavaştan gözüktüm. Kemal işini yeni kurmuş olabilir ama uzun yıllar boyunca yapacağım pamuk şeker satıcılığını da Kemale destek olsun diye mahallede yapacaktım. Her şey güzel gidiyordu ta ki...
    ···
    1. 1.
      +2
      Devaaammm
      ···
      1. 1.
        +1
        Orijin was here iyi oku
        ···
  3. 28.
    +3 -1
    Kemal tefeciye bulaşmıştı. Borcunu ödeyememiş. Sonunda da mekanını taramışlar. Bana çocuğu korumamı söyledi fakat mahalle bu aralar hiç olmadığı kadar karışıktı. Eve bırakıyordum çocuğu Filiz Hanım'ın yanına. O sırada da ara ara pamuk şeker satıp üç beş masrafımı çıkarıyordum. Zaten Kemal'in annesi de ölünce mahalledeki eski itibarımı kazandım. Munise ile ara ara laflardık. Bir gün takım elbiseli bir adam geldi.
    Takım Elbiseli:T
    T:Selamlar. Pamuk şeker kaç para?
    N:Bir lira. Kaç tane lazım?
    T:Hepsini.
    N:20 lira rica edeyim.
    T:Buyrun.
    Parayı aldım. Teker teker pamuk şekerleri veriyordum adama.
    T:Siz bayağı güzel bir hanımsınız.
    N:Teşekkür ediyorum.
    T:Tefecinin selamı var size.
    Duraksadım. Sadece korktum. Kemal için çalışıyordum ama tefecinin bana da saracağı hiç aklıma gelmezdi.
    T:Ben olsam bende duraksardım. Pamuk şekerlerimi alabilir miyim?
    ···
  4. 29.
    +4
    Bu konuyu o gece Kemal'e açtım. Tabii Filiz Hanım'ın yanında.
    N:Senin tefeci beni buldu.
    K:Bundan korkuyordum. Pamuk şeker satmasan artık.
    N:Bunda anlaştığımızı sanıyordum.
    K:Anlaşmayı bozsak ya.
    F:Çocuklar size destek olmak isterdim fakat her şeyimi yatırdım size.(Kemalin her şeyi Orijine bırakmasındaki öncü durumdur. Ailemizden görmediğimiz iyiliği bize Filiz Hanım misliyle yapmıştı) isterseniz iş arayabilirim. Emekli maaşım var ama yeter mi bilmem?
    K:Filiz Abla iyi ki varsın ama inatçı keçiyi ikna etmek zor. Sen bebeğe baksan.
    F:Siz bilirsiniz gençler.
    N:inatçı keçi!
    K:Sensin beğenemedin mi?
    Anlaşılan hiçbir şey değişmeyecekti. Ben itiraz edecektim. Kemal diretecekti fakat o sözlere kadar.
    K:Var mısın bir çılgınlık yapalım.
    ···
  5. 30.
    +1
    Şu anda okuyamam ama okucam devam et sen
    ···
    1. 1.
      0
      Arada rez çak panpa yeter
      ···
  6. 31.
    +4
    N:Nedir ki o?
    K:Yarın sabah Muniseyi çağırabilir misin?
    N:Tabiiki.
    O gece yattık. Sabah oldu ve Munise'nin yanına gittim.
    N:Kemal bize bir çılgınlık yapabileceğimizi söyledi. Nedir bilmem ama eğlenceli olabilir. Bizi çağırıyor gelecek misin?
    M:Tabiiki arkadaşım. Seninle sen nereye dersen oraya.
    N:iyi ki varsın.
    Muniseyi de alıp Kemalin yanına gittim. Kemal de yanına Memduh'u almıştı.
    K:Arkadaşlar çılgınlık yapacağız dedim. Memduha anlattım kabul etti zaten. Şimdi siz kızlara sormam lazım. Benim borç ve mahalleye dadanan it sürüleri malum. Diyorum ki onların bana yaptığını biz de onlara yapalım.
    M:Mekan baskınından mı bahsediyorsun Kemal?! Ne ile hangi silahla?
    K:Gelin benimle.
    Kemali takip ettik üç kişi. Bizi kendi ofisine zütürdü. Dolabına uzandı ve çekmeceyi açtı. iki tabanca çıkardı. Ardından masasına gidip iki pompalı tüfek çıkardı.
    K:Bunlarla. Umarım silah kullanmayı biliyorsunuzdur.
    ···
  7. 32.
    +4
    Neyden bahsettiğini, ne yapmamız gerektiğini anlamıştık. Sadece herkeste ciddiyet vardı. Suratlar gergindi. Biz iki kız tabancaları almıştık. Fakat yüzyılın esprisi geliyordu.
    Munise:Mu Memduh:M Kemal:K Nergiz:N
    M:Eyvele Kemal!
    Mu:Hay ben!
    N:Hahahaha!
    K:Yürüyün lan gibicem zütünüzden amk!
    Korku yoktu kimsede. Sokağın ortasında ellerimizde silahlarla yürüyorduk. Birkaç kişinin korku dolu gözlerle bakması bana hafiften motivasyon kazandırmıştı da. Kafamı çevirdiğimde Munise'nin ciddi bir hal takındığını fark ettim.
    N:(fısıltıyla) Munise?
    Mu:Efendim.
    N:(fısıltıyla) Sen bi gaza gelmişsin?
    Mu:Olabilir. Emin değilim. Neden fısıltıyla konuşuyorsun ya?
    K:Hanımlar. Gıybetinizi bölüyorum ama geldik sayılır. Yokuşun sonundaki mekan.
    Mu:Hadi kazamız mübarek olsun.
    N:Yok yok bundan Rambo çıkacak belli.
    ···
  8. 33.
    +4
    Biz kızlar silahları saklasak da beyler pompalıyı saklayamamıştı. Hafif eğilmiş bir vaziyette mekana yaklaştık. Neden eğildik hala bilmiyorum Memduh yapmıştı bizde uymuştuk. Sonra Memduh ve Kemal kendi aralarında anlaşıp kapıyı tekmeleyip kırdılar. içeri girdik ve kendimizi ilk dolap, masa vb engellerin birinin arkasına attık. Kafamdan vızır vızır kurşunlar uçuyordu. Zor kafamı çıkarıp birkaç el sıkabildim. O sırada üst kattan Tefeci gözüktü. Kemal ve Memduh birkaç saçma sıktı ama isabet yoktu.
    T:Siz ne anlarsınız lan mekan basmaktan! Aranızdan birinizi kaçırayım da görün siz!
    Arkamızdan üç tane gaz maskeli adam belirdi. Üç tane şey fırlattı. Gaz çıktı ve biz bayıldık sanıyorum. Yani en azından ben bayıldım. Sonra arabanın tekinde buldum kendimi. Ardından da depo gibi bir yer. Piyango bana çıkmıştı belli. Beni kaçırmışlardı.
    ···
  9. 34.
    +4
    O gün tefecinin anlattığına göre Filiz Hanım'ın evine saldırı olmuş. Kemal ve Munise, evi savunmuş fakat Orijini kaçırmışlar. Orijini yine aynı mahalleye belalı bir dostunun yanına verecekmiş. Bu da Orijinin annesi ile babasını tanımadan yaşamasına tabiiki burnu taktan kurtulmayan bir hayat yaşamasına sebep olacaktı fakat istediği tam olarak öyle olmadı. Bir senelik süreç içinde burada çalışan vicdanlı bir çifte denk geldim. Aslında tam vicdanlı sayılmazlardı ama olsun. Onlar sayesinde buradan kaçmamın bir şansı olacaktı. Tabii daha güzel şeylerinde öyle.
    ···
  10. 35.
    +2
    Ses verin az
    ···
  11. 36.
    +2
    Okuyoruz panpa devam
    ···
    1. 1.
      0
      Nerdesin be amk
      ···
      1. 1.
        +2
        Burdayım aqü
        ···
  12. 37.
    +4
    Yine bir gün bu çiftin bakımı altındayım muhabbet ediyoruz. Çocuğumun kaçırıldığını da biliyorlar haliyle.
    Erkek:E Kadın:K
    K:Bugün biraz daha iyi gibisin.
    N:Tek istediğim kaçmak. Bu zulümdür. Hem size hem bana.
    E:Bizi bulurlar.
    N:Nereden nasıl?
    E:...
    N:Burada sessizlik hep olmaz. Bir gün vurulur gidersiniz.
    K:Tefecinin kasasını soyalım. Şifreyi gördüm. Bugün. Odayı temizlerken. Sonra bana sarkıntı oldu kaçtım.
    N:Sen silahların yerini biliyor musun?
    E:Bir depo var. Neden?
    N:Oradan ikisi tabanca üç silah kaldır. Sonra buraya gelin ve beni çözün. Bir fikrim var.
    ···
  13. 38.
    +4
    Silahlarla geldi. Ellerimi ve ayaklarımı çözüp sandalyeyle olan bağlantımı kestiler.
    N:Şifreyi biliyorum dedin. Bugün o tefecinin zütünü gibiyoruz.(ağzıma doladın Kemal)
    E:Yapabilir miyiz?
    K:Korkuyorum.
    N:Korku yok. Ben bu adamın mekanını daha öncede bastım. Yapabilir miyiz hiç yok! Bu bir özgürlük meselesi.
    K:Hadi hadi hadi! Gaza geldim Nergiz sen nasıl bir şeysin.
    E:iyi bakıyoruz icaplarına.
    Gaza gelen bir ekiple önce kapının önündeki iki dallamayı öldürdük. Ardından koridoru geçip salon gibi bir yere çıktık. Burası büyüktü ve aşağıda on kişiye yakın vardı. Birkaç atış karavana olsa da onları da vurmayı başardık. Yerden Colt aldım ve Tefeci'nin bürosuna vardık.
    K:Size sürprizim olduğunu söylemiş miydim? Nergiz beni gaza getirince yapasım geldi.
    ···
  14. 39.
    +4
    Üç tane bıçak çıkardı. Şevke gelmiştim. Bıçakları aldık ve Tefeciyi masasında sıkıştırdık. Elimizdeki tabancaları da masaya bıraktık ben hariç.
    N:Bunun adı Fransız ihtilali canım!
    T:Tek benim sanıyorsun değil mi? Bu kadar gücü kendim edindim sanıyorsun? Büyük bir oyun dönüyor. Hiçbir şeyden haberiniz yok.
    N:Boş yapma.
    Üç kişi başladık Tefeciyi ölümüne bıçaklamaya. Göğüs kafesini parçalayana kadar devam ettik. Sonra kasasını açtık. içerde bolca para ve Tefecinin insanları nasıl elinde tuttuğunun belgeleri ile o insanların bilgileri vardı. Ve bir de o büyük dosya. Bazı şubeler ve resmi olmayan ve bu tüm düzeni yöneten adam. Rıfat...
    Parayı üçe bölüşecekken arkadan bir ses geldi ve iki silah sesinin ardından arkama dönüp birkaç el ateş ettim. Adamı vurdum. Fakat bakıcı ikili ölmüştü. Parayı bir sırt çantası ve iki evrak çantasına doldurdum. Dosyaları da elime aldım. Diğer elimde de tabanca vardı.
    ···
  15. 40.
    +4
    O gece otelin birinde yattım. Birkaç gün kalacaktım o otelde. O sırada da zaten eve bira depoladım Kemalden yadigardır diye. Zaten Kemal demişken kaçırıldığımın üçüncü yılıydı. Yani Orijin üç yaşındaydı. Bir not yazıp postaladım. Notta da aynen şöyle yazdım.
    "Umarım mahalleyi bırakmamışsındır. Orijinin yerini buldum. Sizin mahallede Xxx ailesindeymiş. Burada bulduğum defterde yazıyor her takları. O çocuk bizim Kemal. Bugün senin şerefine rakı içeceğim. Her şeyde sen olacaksın. Senin için büyük bir savaşa gireceğim. Büyük bir oyun var. Nedir bilmem. Ben mahalleye de dönebilir miyim bilmiyorum. Sadece bildiğim Orijinim emin ellerde. Sende ve Filiz Ablada. iyi ki varsın güzel adam."
    ···
  16. 41.
    +5
    Bu aşamalar biraz sıkıcı bu yüzden hızlı anlatacağım.
    Defterde yazan yirmi dokuz ismin sadece yedisi benimle savaşmayı kabul etti ve bu ikna süreci sadece yedi senemi aldı. Şimdi sekiz kişi sadece tek bir amacımız var. Bu işin yani virüsün yayılmasını engellemek. insanlığın durumu kötü ve her gün 4 5 kişi zorla kaçırılıp alıkoyuluyor. Ben ise bir laboratuvarda temizlikçi olarak işe başladım. Ara ara neler neler oluyor mekanda öğrenebiliyorum. insanlar nerede tutuluyor, mekanın yöneticisinin kiminle işi var, kiminle nelerin ticaretini yapıyor artık hepsini biliyordum.
    insan organlarının ticareti, ölümler ve daha fazlasını gördüm fakat en kötüsü şuydu. Ölümden sonraki hayat. Hayatını sonlandıran ve ısırarak veya parçalayarak diğer insanların hayatlarını söndüren varlıklar. Zombiler...
    ···
  17. 42.
    +1
    Rez
    ···
  18. 43.
    +4
    N:Ekip bunca yıl beraber bir şekilde ayakta kaldık. Size ne gerekirse ne yapmak isterseniz karşıladım. Sırf bugünlerimiz için... Geleceğin kalması için çocuklarımızın rahat yaşaması için insan barbarlarının dersini alması için bugün biz savaşacağız. Kendin için iyi bir şey yap bugün lan!!!
    Millet galeyana geldi ve arabaya doluşup işe gittim. Fakat bu sefer yerleri süpürmeye değil. Güvenlerini kazanmaya hiç değil. Bu sefer savaşmaya. Silahları kuşandık ve arabadan çıktık. Laboratuvarın kapılarından içeri girdik. Bu sefer tecrübeliydim ve çok kişiydik. Gelene sıkıyor gidene sıkıyorduk. Koridoru geçtik ama koridorun ucu direkt içeriye bağlandığından adamlar grupça geliyordu fakat bizde mühimmat sorunu yoktu. Sıka sıka mekanı temizledik. Arkama döndüm. Sadece iki kişi kalmıştık. Ben ve Orhan.
    ···
  19. 44.
    +1
    ilk fazın bitimine iki part kaldı. Devami yarına olacak. Okumayan herkese teşekkürler hevesler temiz out oldu. Yine de bu bir seri ve bu seri bitecek. Öyle ya da böyle. BiTECEK!!!
    ···
  20. 45.
    +4
    Orhan ile beraber aynı otelde fakat ayrı odalarda yaşamaya devam ettik bir süre. Derdi vardı, söylemiyordu. Morali bozuktu dillendirmiyordu. Köşede sessiz sessiz otururdu bir yere gidince.
    Orhan:O
    N:Orhan iyi misin?
    O:iyiyim sorun yok.
    N:Emin misin?
    O:Eminim.
    N:Artık inanamıyorum.
    Derin bir of çekti Orhan.
    O:Sen uzun zamandır bu iştesin. Parayı da bu sayede hallettin. Bir elimiz yağda bir elimiz balda yaşadık. Sen olmasan belki de sokaklarda kalırdım bilinmez. Ama gördün. Kimse hayatta kalamadı. En az elli kişi öldürdük fakat yeterli olmayacak sende biliyorsun. Bu iş bizi aşacak artık. Sende de para azaldı bununda farkındayım. Ben diyorum ki o parayla savaşmak yerine bir iş kurup kendi safımıza insan çekelim.
    Bir el silah sesi. Otel koridoru yankılamıştı ve Orhan, kanlar içerisindeydi.
    X:Nergiz!!!
    ···