1. 51.
    0
    çogunuzunda bildigi gibi sadece INSANLAR düsünebilen varlıklardır. Dahada
    önemlisi INSANLAR dünyadaki tek KRITIKSEL DÜSÜNEBILEN yada ZEKAYA
    sahip olan varlıklardır. "Dünya üzerinde" insanları diger insanlardan baskaları
    avlamadıgına göre, sadece en ZEKI olanlar HÜKMEDENLERDIR! Zeki olmanın
    yolu DÜSÜNMEKTEN gecer. Yani aklınızı kullanmaktan! Kendi aklınız...
    Averaj bir üniversite ögrencisine yurt odasında iken, kütüphanede yada
    kafeteryada iken bakın. Kitapların içine gömülü bir halde dururlar. Gözleri
    sulanmaya ve kapanmaya baslar. Boyunları agrıdıgından sürekli gerilirler ve
    yavas yavas tıpkı bir ilkel maymun gibi bir nevi aptallık transına girerler.
    Milyonlarca anlamsız yada gereksiz kelimeleri ve terimleri ezberleyerek
    beyinlerini çürütürler. Beyinlerini gereksiz tarihler, isimler, formüller yada
    makaleler ile çöpe çevirircesine kendi istekleri ile bombardımana tutarlar.
    Beyninizin yapmayı istedigi tek sey DÜSÜNMEK, fakat bir üniversite moronu
    ezberlemekte oldugu tonlarca kıl tüy yün ile beynine, tasarlanmıs oldugu esas
    islevini yerine getirebilmesi için zaman vermez, yani DÜSÜNMEYE.
    Buna ortaya kendi düsünceleri ile çıkmak denir... üzerine elestiri yaparak
    düsündügü konular üzerine. Yani kendi basına düsünmeyi basaramayan bir
    koyunun beyni bu görevi dıs kaynaklara bırakarak çok önemli görünen
    baskentleri, para birimlerini yada yöneticilerin isimlerini ezberlemeye baslar. En
    kısa sekilde ne meslek yapmak istediklerini ve ögrendiklerinin bu meslekle ne
    kadar alakalı oldugunu veya nezaman islerine yarayabileceklerini sorun!
    Gözlerde iki tane kocaman soru isareti göreceksiniz. Iktisat okumus bir
    muhasebe müdürü Osmanlı Türk Diplomasi Tarihi ile ne yapsın? Veya 19. yy
    Avrupa Gelismeleri ile? Alman Edebiyati okumus bir ortaokul yada Lise Almanca
    Ögretmeni ögrencilerine Almanca gramerı dısında müfredatta olmayan baska bir
    bilgi verebiliyormu? Tabiki hayır! O zaman onca bilgileri ne için "ezberlediler"?Sapsallar! Ezberlemek düsünmek degildir! Bu sizi düsünmekten alıkoyar. Iste
    düsünemezseniz, içinde bulundugunuz REALITEYIde asla idrak edemezsiniz!
    Realiteniz diyorki:
    • Bir havuzunuz var ama içinde yüzecek zamanınız yok.
    • Bir bigibletiniz var ama sürecek zamanınız yok.
    • Balkonunuz var ama günese karsı uzanacak zamanınız yok.
    • Kız arkadasınız var ama düzecek zamanınız yok.
    ... Ve içinde bulundugunuz durumun saçmalıgı üzerine düsünecek kadar dahi
    zamanınız YOK. Sürekli gereksiz seyleri ezberlemekle ugrasırken düsünme
    yetinizi kaybedip mezuniyet sonrası, o ana kadar yapmıs oldugunuz borçları
    birinin yanında köle olarak çalısarak nasıl ödeyeceginizi bile düsünemiyorsunuz.
    Nasılsa Annecik ve Babacık var degilmi!? Allah yardım eder degilmi?
    Yinede üniversitelilerin çogu yazdıklarıma inanmayacak... Ve bunun içinde
    anlasılabilir bir neden var! Koyunların Bedava egitime olan açlıgı karar verme
    yetilerini sürekli olarak köreltir. Gördügünüz gibi eger bir egitim bedava (kredi,
    burs) ise, o zaman egitimi alan neden kendisini egitenleri sorgulasınki?! Tabiki
    kimse bedava verilen birsey üzerine elestiri yapmaz yada sorgulamaz. Aslında
    tam karsıtı gerçeklesir. Eger egitim yada bunu destekleyen birsey bedavaya
    (kredi, burs) verilirse - VEREN kisi yada enstitüye sanki Tanrıymıs gibi bakılır.
    "VEREN" daima TANRIDIR! Bunu iyi hatırlayın hatta aklınıza kazıyın. Eger
    VEREN alanı bedavaya alıstırırsa, alıcı VERENI sonsuza dek OTORITENIN
    Tartısılmaz Temeli yada Tanrının kendisi olarak görür.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster