1. 26.
    0
    neyse lise dönemine geldik, bir erkeğin en kıpır kıpır, en atarlı yılları. artık herkesle aram daha da iyi, kendi tayfamı yapmıştım. her yere beraber giderdik, basket maçlarına toplu girerlerdik, herkes derdi ki lan bunlar dikilitaşlılar değil mi? biziz onlar biziz rahat olun. tabi küçükken beni kavgalara falan sokmuyorlardı. benim küçüklük yıllarım tribünde o randevulu kavgaların olduğu son yıllardı. sonraları bir anlaşma imzalandı, alen, sefa reis ve sebo reis olmak üzere. bir daha randevulu kavga olmadı. o olaylar da şöyle işte abilerimden dinlediğim kadarını anlatayım, bu muallakler sabah 3'e kadar fenerlisi beşiktaşlısı içermiş. gün ağarmaya yakın ayrılırlarmış, fenerliler öteki taraftan bizimkiler öteki taraftan hurraa saldırırlarmış birbirlerine, aklınıza gelecek envai çeşit emanet varmış bu mevzularda. keşke onların zamanında tribüncü olsaymışım diyorum kendi kendime.. asıl holiganlık o zamanlar tavan yapmış..
    ···
  2. 27.
    0
    neyse dediğim gibi lisedeyiz artık, bir sürü abim kardeşim var tribünde. kazana gittik mi selam alıp vermekten bi hal oluyordum düşünün yani. dediler ki galatasarayla engelli basket maçı var, bir cuma günüydü. toplandık şairler parkında ismini vermeyeyim, bir abimiz otobüs ayarlamış. bindik gidiyoruz salona doğru. salona girdik, karşı tarafta galatasaraylılar, biz de onların karşısındayız. karşılıklı küfürleşiyoruz. bu maçtan bir ay önce falan da bizim bi kardeşi 30'a yakın kişi dövmüşler, onun intikamı niteliğinde bir maç. maç bitti, kimse evine gitmedi, büyüklerimiz konuşma yapıyor: ''onları bekleyeceğiz, kimse gitmesin x'in intikdıbını alacağız'' diyorlar. iyice savaş tribine soktu bizi anlayacağınız, kemerler taşlar her türlü şey vardı. boyum kadar emanetler vardı. çevik kuvvet bizi ordan dağıttı. galatasaraylıların geçecekleri otobüs duraklarından birinde pusuya yattık, herkes bir ağacın dibinde bunları bekliyor. 2-3 tane atkısız falan gözetçi otobüsleri kolaçan ediyor. onun işaretiyle dışarı alacağız galatasaraylıları bir güzel döveceğiz anlayacağınız. neyse 10'a yakın galatasaraylı bir otobüsteydi, biz onların 5 katıyız düşünün yani. indirdik aşağı bunları, lan, 1 kişiyi 30 kişi döverken iyiydi dimi kodumun ipneleri! diyoruz. bunları iyi hırpaladık, sonra biri çevik geliyor çevik kaçın dedi. eğer yakalansaydık, hem dışarda dövülecektik, hem de nezarette bir daha dövülecektik. 100 mt koşucularından da hızlı koştu herkes, kimse yakalanmadı. ama o günkü adrenalini, heyecanı, dostluğu çok az yaşadım bugüne kadar. güzel bi gündü. kırılan kemikler, çıkan abi vurmayın nolur sesleri falan..
    ···
  3. 28.
    0
    up up up
    ···
  4. 29.
    0
    emre diye abimi olur amk abi dediğin reşat olur halit olur kadir olur. dikilitaş fakir semtiyse hacıhüsrev tarlabaşı sarıgöl beykoz gümrük selamsız bursa mahallesi ne ozaman amk. birde randevulu mevzularda bize anlatılan hiç emanet olmazmış. herkes yumruk yumruğa girişirmiş birbirine delikanlılık varmış. öyle sallamayı polisisn arkasından gösterip adam yanına gelince kaçmazmış hiçbir türübün yani. neyse tribüncüsün eyvallah şuku ama holigan değilsin kardeş.

    edit:türübün ne amk kendimi eksiledim aassamdlksa tribün
    ···
  5. 30.
    0
    @27 o dönemleri yaşadın mı bilmiyorum ama benim akrabam hasta fenerliydi koluna döner bıçağı yemiş hala izini taşır(taraftarların kapalıyı kapmak için sabahladığı dönemler) millet birbirini gibiyordu amk ne yumruk yumruğasından bahsediyorsun. Polisin bile giremediği mahalleler vardı her tribünün güçlü olduğu yerler vardı.96 yılındaki barışın imzalanmasının en önemli sebebi ölümlerin olmasıydı ..
    ···
  6. 31.
    0
    @27 bana mı öğretiyorsun bilader? sana kalmaz ayriyetten beni değerlendirmek, bilen bilir. sana anlatanı bilmem, envai çeşit emanet kullanılırmış bu mevzularda.. bizzat yaralanan abilerim anlattı bana bunları..
    ···
  7. 32.
    0
    maçlara gitmeye devam ettik, tayfamızla birlikte benim de adım duyuluyordu. bir saygınlığımız vardı, bu bazı insanlar için hayatta herşey demektir. sonraları bir kaç ay sonra, fener deplasmanı geldi çattı. şimdi ki gibi katı kanunlar yoktu, holiganlara taviz verilirdi yani. yesin birbirini ipneler hesabı.. meşale yakmak falan serbest denilirdi, hiç ceza yoktu. şimdiye bakıyorum, stadda nefes alsan yasak. dıbınakodumun endüstriyel futbolu. biz binlerce kilometreyi aç, susuz, uykusuz bunlar için mi gittik. neyse fener deplasmanı var belediye özel belediye otobüsü tahsis etmiş 5 tane. bizim tayfa gittikçe büyüdü, tanımadığım bir sürü çocuk geliyordu artık yanıma, benimle tanışmak için can atıyordu hepsi. biletimiz yok tabi bizim, hedefimiz turnike kırmak öyle kırmak. girer girmez otobüslerin camlarını kırdık yoksa havasızlıktan öleceğiz. ben de şoförün yanındayım onunla muhabbet ediyorum, diğerleri bayağı tribe girmişti. neyse geldik kadıköy'e önce bizi ablukaya aldı polisler, barikatlar falan vardı, bileti olmayanları almayacaklardı. sen misin lan bizi almayan, orada bir kaos yarattık, yıktık barikatları, ittik polisleri, bir şey yapamadılar. turnikelere doğru yürüdük, meşaleler besteler. yukarda bi köprü vardı 100 kadar fenerli taş atıyorlardı bize. az daha patates oluyorduk, kafam kadar taş yanıma düşmüştü çünkü. neyse bilet araması falan yapamadı polisler, turnikelerin ordayız. bilenler bilir, bu işlerin en acımaz polisi tufan komiserdir. az copunu yemedim kendilerinin, suyuna gidersen kral adamdır da hele ters bir şey de anında düşünmez koyar yumruğu. bundan önce de bir kasımpaşa deplasmanında biletsiz halimle 2 tane polis araması geçtim, tam turnikeye gideceğim. tufan komiser geldi, gençler bilet var mı? dedi. var abi dedim. göster lan dedi. kaldım öyle. bi koydu tekmeyi gerisin geri gittim istiklalde takıldım öyle. neyse dediğim gibi ama ben bu deplasmanda tufan komiseri atlatabildim turnikelerin oraya geldik, herkes yükleniyor. vuruyoruz o bileti okuyan cihazlara, en sonunda error verdi makine. herkes hurraa diye girdik içeri. açtık japon bayraklarımızı, bilin bakalım hangi maç bu? efsane olan 4-3'lük maç, hayatımda unutamayacağım maçların başında gelir. o gün de güzel şekilde noktalanmıştı..
    ···
  8. 33.
    0
    @28emanetten kastınız taş sopa demir çubuksa eyvallah. döner sallama bıçak yoktur. getirenide kendi tribünü bile giber bu bütün gruplar için geçerli ölüm olmadı demiyorum emanet yoktu bu günün anlayışındaki emanet yoktu kardeşim

    @27sana neyi öğretim sen herşeyi öğrenmişsin zaten rotanı tutturmuşsun dümeni kırma hiç aynen devam.
    ···
  9. 34.
    0
    rizörvd
    ···
  10. 35.
    0
    @30 tufan muallaksi yüzünden 12 saat inönü deplasmanına bilet için bekledim de üstümde grup atkısı var diye sıradan atmıştı, sürdüler muallakyi de rahatladık dıbına goyum :D bu arada takipçiniz yani okuyoruz td de de yazıyosundur sen
    ···
  11. 36.
    0
    hayat böyle akıp geçiyordu işte, hafta içi okulda takılıyorduk. dersler berbat tabi, annem babam kahroluyor zaten bi sene sınıfta kalmıştım. arada diyordum, ulan oğlum ne veriyor beşiktaş sana? sen ona verebildin bugüne kadar? beşiktaş sensiz de beşiktaş. var git yoluna okulunu oku adam ol, anneni babanı sevindir. bu rüyalar geçiyordu 30 saniye sonra, lan diyordum benim onur davam beşiktaş ben bunun adını sevda koymuşum, uğruna kavgalar etmişim, bırakıp gitmek olur mu diyordum. peder de beni giblemiyordu zaten artık, okul, ev, beşiktaş semti üçgeni arasında geçen bir hayatım var. boşluğu bulduğum her an beşiktaşa kaçıyordum, şairler parkı'na gidiyordum. sadece ve sadece kafamı dinliyordum. yine böyle günlerden birinde, uzanmışım banka gökyüzünü seyrediyorum masmavi. bi ara sağıma soluma bakayım dedim, oturan yaşlı teyzeler ve güvercinlerden başka bir şey yoktu. tam kafamı gökyüzüne tekrar çevirip uykuya dalacaktım ki, onu gördüm. nasıl anlatayım ki o anı, dünya durdu, güvercinler dahi bana bakıyordu sanki noldu lan bu lavuğa der gibi. nasıl bir şeydi lan bu bakakaldım sadece, tam görüş alanımdan çıkacaktı ki, oğlum dedim, sen bugün bu kızı kaçırırsan, hayatta istediğin hiç bir şeyi elde edemezsin. kaybedeceğin ne var ki? dedim fırladım banktan, o beni görmemişti yanında bir arkadaşı daha vardı. ama umursamıyordum o sarı saçları, edalı yüzü, her şeye bedeldi o an. hayatta yapmak istediğim her şeyi yapmak istedim bu güne kadar. koştum, koştum ve en sonunda yetiştim. çıktım önüne, irkildi ikisi de. tinerci zannettiler beni, basit biri zannettiler herhalde. kıza dedim ki seni gördüm, ve aşık oldum sanırım. buna aşk mı deniliyor bilmiyorum. ama karnıma ağrılar girdi, bu fırsatı kaçırmamam gerektiğini düşündüm ve ardından koştum. normalde bu medeni cesareti gösterecek insan azdır, ama tribün insanı arsızlaştırır biraz da, hani nolur ki lan görebileceğimin en kötüsünü gördüm ben zaten bu güne kadar. bu fırsatı kaçırmayayım dedim. ve konuştum, şuan asosyallikle cebelleşen kardeşlerim benim, bu hayatta hiç bir şeyden utanmamaları gerektiğini anlamalılar. çıksınlar sokağa, gözüne kestirdiği birine laf atsınlar, iş koysunlar. kavga etsinler. bu bile bi sosyalliktir lan. neyse kızın cevabını çok merak ediyordum, 2 dk sadece bakakalmıştı. arsızlaştırıyor desem de insanı, yine de gururumuz var, hadi ordan be salak şey deme ihtimali de vardı kızın. ki en çok da bu koyardı bana. meraklı gözlerle ona bakmaya devam ettim..
    Tümünü Göster
    ···
  12. 37.
    0
    reserve
    ···
  13. 38.
    0
    reserfuat
    ···
  14. 39.
    +1 -3
    ... lan diyordum benim onur davam beşiktaş ben bunun adını sevda koymuşum...

    triplere bak amk hayır takım tutarsın seversin de onur davam demek ne lan mal herif, noluyo amk trübünde zütünü yırtana kadar bağırıp küfür edince fatih mi oluyosun dayak yiyince gazi mi oluyosun ne bu tripler amk senin gibi mallar green streets holigans gibi filmler izlyerek daha da gaza geliyo beynine soktuklarım ona dahha da kuruluyorum. iki faydalı bişey yapında memlekete bi faydanız olsun gece gece sinirlendim dıbına koyım kafasını gibtiklerim
    ···
  15. 40.
    0
    @37 bunu gelip de tribünde söylesene
    ···
  16. 41.
    0
    rezerved
    ···
  17. 42.
    0
    @38 atara mı geldin dıbına koduğum yalansa yalan de
    ···
  18. 43.
    0
    ve bana 2 sene gibi gelen o 2 dk geçti, arkadaşı onun hadi yoluna diyeceğinden emin gibi bakıyordu bana. ezici tavırlarla, sanki ben insan değilmişim gibi. size yalan söylemek olmaz, kız cesaretin için tebrik ederim, ama olmaz. dedi. sadece bakakaldım ardımdan gitti o an dedim ki kendime başka semtin çocuğusun oğlum sen, dışlanmışsın, hayatını sen bin ettin, her şey senin elindeydi, kıymetini bilemedin. gibi klagib yakarışlardaydım. (başka semtin çocukları filmini şiddetle tavsiye ederim, film ben bu sözü söyledikten bir kaç sene sonra çekildi. telif mi alsam la acaba?) ardından bakakaldım, kızın yokuşun sonlarına doğru o zamanların meşhur bir cafesi vardı liseliler bilmez, starbucks falan bilinmezdi o zamanlar. oraya girdi kız. aşık olmuşum kardeşim var mı ötesi. ulan dedim ben buna eyvallah çekip gidersem, kendime delikanlı demem. yanlış anlamayın, kıza zorla kendimi sevdirecek halim yok. ama beni tanısa seveceği kanısındaydım. ve bu fırsatı geri tepmezdim, hemen kafamda planlar kurmaya başladım, benim tayfadan en sevdiğim kardeşimi aradım, kardeşim bi durum var gelmen lazım dediğin anda orda olurdu. esaslı çocuktu kerata, şimdilerde hapishanede kader mahkumudur kendisi, hiç bir adli suça karışmadı benim kardeşim. neyse onu çağırdım ve planları kurmaya başladım..
    ···
  19. 44.
    0
    @40 yanlış yerden bakıyorsun arkadaşım, bizler bu ülkenin dışlanmış çocuklarıyız. tyler durden tribine sokma da işine git.
    ···
  20. 45.
    0
    @41 aha trip chapter 2, hiç bi suç işlememiş kardeş hapiste kader mahkumu olmuşmuş dıbına koyım he oldu hatta diğer takımlardaki kalleş adamlar attırmışlardır onu içeri trübünde fazla bağırdığı için
    ···