/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 1.
    +94 -10
    Lise 2 de okuduğum okula yeni gelmişti böyle sessiz sakin bir çocuktu baya da tanidik bir siması vardı. Baya dusundum ulan ben bu oğlanı nerden hatırlıyorum diye. En sonunda gittim yanına dedim ben seni bir yerden hatırlıyorum ortaokulu nerede bitirdin dedim. Aynı ortaokuldan mezun olmuşuz meğerse çocukla. Ama degismis gibiydi baya, önceden deli gibmiş gibi okul koridorlarında koşuşunu hatirlardim, şimdi bakıyorum böyle yannan yemiş bülbül gibi. Dedim biraz arayı isitayim yoklayayim ne var ne yok diye

    Hikaye kurgudur.
    ···
  2. 2.
    +33
    Çocukla muhabbeti kurdum başladık eskilerden konuşmaya anlattıkça anlatıyor, işte yan sınıfta bilmemne vardı baya kafa çocuktu hatırlıyor musun falan diye anlatıyordu sürekli. Bir gun sordum halâ aynı semtte mi oturuyorsun diye, "yok öğrenci yurdunda kalıyorum ben" dedi. Dedim ailen bir yere mi taşındı veya başka bir durum mu oldu neden yurtta kalıyorsun dedim, "yok ailem öyle istedi" deyip geçiştirdi beni. Ben de merak ettim tabi iyi çocuktu taşkınlık yapmaz derslerine çalışırdı sessiz sakin biriydi ne oldu da ailesi gibtiretti evden diye dusunuyordum
    ···
    1. 1.
      +8
      Anana sarımsak yedirip gece babanla gibişmesini engelledim
      ···
    2. 2.
      0
      Ya puşt sen niye böylesin aşcmwşvğwşvşfiia
      ···
      1. 1.
        0
        Cunku o bir önuncu.
        ···
    3. 3.
      0
      Olay bu sene yaşandı
      ···
    4. diğerleri 1
  3. 3.
    +30 -1
    Arayı biraz daha isittiktan sonra bana dini inancimin ne seviyede olduğunu sordu. Şunu da kısaca ekleyeyim, yaşadığımız muhit paso ayyaş tayfaydi, ailemde dahil o çevrede oturan kimsenin ağzından allah peygamber lafı duymazsiniz yani öyle enteresan bir yerdi. Neyse bana bunu sordu, ben de inadigimi ama gorevlerimi pek yerine getirmedigimi söyledim. Bana kinarcasina baktı,"dua biliyor musun? " dedi. Bildiğim bir iki duayı okudum öyle kapandı konu. Ama çocuk inanılmaz değişikti aminakoyim yani anlatamıyorum, önceleri de manyak gibiydi ama ailesine sorun olacak şeyler yapmamıştı hiç. Aşırı sakinlemisti bir şeylervardı yani muallakde
    ···
  4. 4.
    +29
    Çocuğa yurdun tam olarak nerede olduğunu, haftasonları ziyaretçi kabul edip etmediklerini, kabul ediyorlarsa bir haftasonu onu ziyarete gelmek istediğimi söyledi. Önce biraz yüzünü astı sonra da soğuk bir tavırla "kanka öyle ortamlar pek sana göre değil ya" dedi geçiştirdi. "Ne demek bana göre değil pekekent napiyosunuz şeytana adak mi adiyorsunuz amk" dedim, sanki annesine küfür etmişim gibi telaslandi sinirlendi, "tobe de lan deme öyle şeyler vallaha iş gelir başına. Sonra ayarlarim ben gelirsin."
    Tabi geçiştirmek için söylediğini anladım, o günden sonra fırsat buldukça hep araya sokusturdum "çok durmam lan merak ettim nasıl bir yerde kaliyorsun"
    En sonunda cok ısrar ettim kabul etti, beni yurt yakınlarındaki bir duraktan alacağını soyledi
    ···
  5. 5.
    +24
    Açık bir arazinin ortasına yapılmış 3 katlı prefabrik bir evdi kaldığı yer. Dışarıdan lüks evleri andıran bir havası vardı. Içeriye girdik, etrafta gezinen pijamali ve terlikli çocuklardan başka ilgi çekecek bir şey yoktu. Büyük bir hol vardı girişte, sağ tarafta üst katlara kıvrılarak yükselen dar ve ahşap bir merdiven vardı. Yukarıda büfe gibi bir şeyin olduğunu söyledi. Oraya çıkıp oturduk biraz
    ···
  6. 6.
    +27
    Yav anasını gibeyim bir sıkıntı var, çocukta bir şeyler var ama anlam veremiyorum kafayı yiyorum. Çocuk ve çocuğa dair her şey insanı suphelendirecek kadar sıkıcı bir tekdüzelikle akıp gidiyordu. Benim de sorunlu ve dibine kadar ergenligimi yaşadığım zamanlardı. Kendime eğlence arıyordum biraz da. Sürekli bir merak vardı içimde ama anlam veremiyordum bir şeye. Çocukta, çocuğun kaldığı bu öğrenci yurdu da, diğer öğrenciler de sanki başka bu boyuttan gibiydiler amk. Bunu atmosferi betimleyebilmek için dedim, "za herkes cinmiş amk" olayına baglamicam
    ···
  7. 7.
    +26
    Oturduk tost falan yedik, bana odasını gösterdi. Iki tane ranza vardı odada. Odadaki pencere otobüs duragini görüyordu. Gayet sıradan ve taşak kokan bir ergen yuvasiydi öyle diyeyim. Bir şey arıyorum ama ben de bilmiyorum nr olduğunu, bir sıkıntı var içimde, çocuğa desem yanlış anlicak. Neyse çok durmadik çıktık yurttan, geçen sefer dediği şey aklıma takıldı ve sordum
    "Sen buraya laf attım diye niye öyle allaha sovmusum gibi tepki verdin lan? "
    "Olum sus drme şöyle şeyler senin yüzünden ben de günaha giricem"
    Ulan şimdi kaldığı öğrenci yurduna şöyle bir bakıyorum, daha önce kafsmda canlandirdigim gibi değil. Böyle tepkiler verdiği için dini eğitim falan veriyorlar sanıyordum ama alakası yokmuş amk. Baya güzel lüks bir yerdi.
    ···
  8. 8.
    +20
    Bir gün okulumuza yeni bir din öğretmeni atanmıştı. Bize isimlerimizi ve nereli olduğumuzu sordu, kendini tanıttı falan derken laf arasında "aranızda kur an bilen var mı" diye sordu. Bizimki ayaklandı dedi ben biliyorum hocam. hoca yanından bir kağıt verip oku dedi. Bizimki bir okudu var ya, benim gibi birinin bile tüyleri diken diken oldu aminakoyim. Dedim nereden öğrendi bu bin bunu
    ···
  9. 9.
    +22
    Her geçen gün çocuğa ve çocuğun hayatına dair olan merakimi arttiracak bir seyler oluyordu. Bir gün veli toplantısı yapıldı, ben de bir umut belki ailesinden bir şeyler yakalarim diye düşündüm. Benim annemle babam çalışıyordu o sıralar gelememişlerdi, o yüzden çocuğun yanında takiliyordum, annesinin ve babasının gelmesini bekliyorduk beraber.
    ···
  10. 10.
    +21 -1
    Koridor boyunca şu parklardaki banklara benzeyen tahta oturaklardan vardı. Kendi sinifimizin hemen önündeki banka oturduk bekliyoruz. Veliler gelmeye başlamıştı, çocuğun ailesini hiç görmemiş olmama rağmen kafamda olusturdugum tasvire göre insan ayıklamaya çalışıyordum. Çocuğun kafa yapısından dolayı direk kafamda sakallı, sarıklı ve cübbeli bir babayla şalvarlı bir anne canlandı. Ama hiç de tahmin ettiğim gibi insanlar değillermiş. Ben arkadaşa tuvalete gideceğimi söyleyip kalktım. Tekrar oturduğumuz yere dönerken iki yanına gayet normal görünümlü insanların oturduğunu gördüm. Ama tuhaflardi, çocuklarına karşı, çocuk da onlara karşı çok soğuk davranıyordu. Yanlarına gidip selam verdim. Babası hemen başka bir yere baktı, annesi de beni şöyle üstün körü suzdukten sonra elimi sıktı. Çok geçmeden velileri salona almaya başlamışlardı
    ···
  11. 11.
    +23
    Biz arkadaşla bekliyoruz halâ dışarıda ama hic muhabbet etmiyoruz birbirimizle. Ikimiz de kendi kafamizdakilerle meşgulüz o sıralar. Anasını satayım tam bu sefer bir şeyler bulucam diyorum ilgisiz alakasiz bir şey çıkıyor daha çok şüpheleniyorum. Çocuğun ailesiyle alakalı olan tek sıkıntı fazla soğuk olmalariydi.
    Çok geçmeden okulun rehber öğretmeni toplantı salonundan çocuğun annesiyle babasını çıkardı. Çocuğa da seslendiler. Çocuk kalktı annesinin babasının yanına gitti. Ben de izliyorum, rehber öğretmeni o esnada bir şeyler anlatıyor bunlara. Bir kaç dakikalık muhabbetin ardından rehber öğretmeninin odasına girdiler
    Ulan anasını gibeyim kafayı yiyorum resmen, kapının oralarda dolaşıyorum, hatta bir aralar aklıma geldi kulağımı dayayıp dinleyeyim diye. Ama gotum yemedi tabi. Sanki çıktıktan sonra konuşulanları bana anlatacaklarmis gibi kapının önüne salak gibi volta atıyorum
    ···
  12. 12.
    +16
    Abartısız 45 dakika kadar bekledim kapının oralarda. Veliler salondan yavaş yavas çıkmaya başlamışlardı toplantı bitiyordu. Ama bizimkiler halâ iceridelerdi. En azından önceden ufak tefek mırıldanmalar duyuyordum, ama şimdi koridora dağılan velilerin uğultusundan bir gib duyamiyordim. Koridorun diğer ucundan bulunduğum yer arasında sürekli volta atıyorum, o esnada da sınıf öğretmenimiz çıktı içeriden. Çağırdı beni, başladı klagib öğretmen triplerine
    "Bu sene 3 toplantı oldu ailen bir tanesine bile gelmedi, sen ailene toplantının olduğunu söylemiyor musun yoksa"vs vs geveliyor am çullaması. Ben de bir şeyler kacirmayayim diye sürekli rehber öğretmeninin odasına bakıyorum, geçiştirmek için kaçamak cevaplar veriyorum ama amin evladı susmuyor bir türlü
    "Gerekirse aileni arayıp ben haber vericem. Bugün gelemeyen veliler için yarın özel bir görüşme olacak ona kesin gelsinler" vs vs

    Ulan tam o esnada kapı açıldı. Önce rehber ogretmeniyle çocuğun babası çıktı dışarı.
    ···
  13. 13.
    +25
    Içeriden sanki cenaze çıkmış gibiydi anasını satayım. Çocuğun gözleri kızarmış ağlamış gibiydi. Annesi de aynı durumdaydı, babasının yüzünde de inanılmaz bir kayıtsızlık vardı robot gibiydi amk. Annesiyle babası hocanın elini sıktıktan sonra hoca tekrar odasına döndü. Koridorun karşı tarafından benim olduğum yere doğru gelmeye başladılar.
    Ben direk karşılarına çıkmadım, ne aileyi ne de çocuğu zor durumda bırakmak istemedim. Bir şey olmuştu o kesindi. Kenara çekilip kalabalığın arasına karistim ama dış kapiya kadar bu sır küpü aileyi takip etmeye devam ettim. Annesi surekli burnunu çekiyor, babası kadını sürekli teselli etmeye çalışıyor, çocuk boynunu öne indirmiş sakin sakin yürüyor. Şu ana kadar gorduklerimden bir şeyler çıkarmaya calisiyordum. Toplantı ortasında rehber öğretmeni annesiyle babasını kendi odasına almıştı. Çok geçmeden çocuğu da çağırdılar. Içeride 1 saate yakın durdular ve çıktıklarında bu hale gelmişlerdi. Kesin ailenin hayatını gibecek bir şey olmuştu. Çocuğun kafa yapısı o an olduğu gibi olmasaydı yemin ederim ki bu kadar giblemezdim. Ama ailenin durumu, annenin o şekilde ağlaması, babanın kayitsizligi ve çocuğun ailesinden alakasız olan mizacı içimi yiyip bitiriyordu resmen
    Bahceye çıktıklarını gördüm. Dış kapının önündeki merdivenlerin başında bir süre bekledim. Arabaya binip gittiler. Arkadaşım da kapıda onları ugurladiktsn sonra ağır ağır okulun giris kapısına doğru yürümeye başladı
    ···
  14. 14.
    +27 -1
    O zamanlar güç bela okulun türkçe öğretmeninden kütüphanenin anahtarını alabilmistik. O an aklıma bir şey geldi. Çocuğun geldiği yöne doğru yürümeye başladım ben de.Aynı annesi gibi bir bakış attı bana, ne oldu diye orada sormayacaktim planim başkaydı. Teklifimi yaptım.
    "Kanka iyi gorunmuyorsun istersen son derse girmeyelim okulun kütüphanesinde takilalim bu sefer. Kimse de yoktur hem kafa dinleriz biraz"
    Normalde ortaya attığım her fikre karşı çıkan bu çocuk hiç düşünmeden başını salladı. Cok kolay olmuştu inanamamistim amk. Dedim ben bu sefer bunu kıvama getirir ağzından bir şekilde laf alırım
    ···
  15. 15.
    +24
    Üst kattaki kütüphaneye çıktık. Ortada büyükçe bir masa vardı, arkadas gitti cam kenarında olan sıraya oturdu. Ben oturmadim gotumu yasladim raflara çocuğa çaktırmadan bakıyorum. Iki elini birleştirip iki dizi arasına almış ileri geri sallaniyordu oturduğu yerde. Başını da pencereden dışarıya çevirmiş bir şeyler düşünüyordu. Artık konusacaktim
    Karşısına bir sandalye çektim. Tam lafa girecem kelimeler boğazıma kadar diziliyor cesaret edip giremiyorum mevzuya. tuhaf tuhaf sesler çıkarıyorum iç çekiyorum falan. Sacmalamaya başlamıştım yavaş yavaş. Yukarıda bir arkadaş demiş sanane yarram ne yapabilirsin diye. O arkadaş çok haklı işte çocuğa hangi sıfatla soracaktım hayatına dair detayları. Daha önceden sima olarak birbirimizi tanıyor olmamıza rağmen son 2-3 aydır aramızda muhabbet vardı. Yani utaniyordum. Daha fazla sicip sivamamak için çay isteyip istemedigini sordum. Biraz düşündü kabul etti. Birkaç dakikalığına da olsa oradan ayrılıp konuyu nasıl acacagimi düşünme fırsatı oluşturmuştum
    ···
  16. 16.
    +23
    Çayı aldım geldim geçtim çocuğun karisisina. Tam dalacak gibi oluyorum gene susuyorum. En sonunda konuya başka bir mevzuyla başlayıp soracağım şeyi en sonda söylemeye karar verdim. Bu sefer de ne anlatayım diye düşünüyordum. Bir süre aynı yerde büyüdüğümüz için ve aynı okulda okuduğumuz için eski semt ve okulla alakalı bir seyler anlatmaya karar verdim.
    "Kanka hatırlar mısın benim bir abim vardı hani uzun boylu hafif şişmandı. Onunla birlikte bizim sokaktaki basket sahasında maç yapıyorduk. Anasını satayım çocuğun biri abimin kafasına şut çekti. Abim de çocuğu kovaladı yakaladı sizin apartmanın bodrumuna kadar koştular hatta. Ulan çocuğu ne hirpaladi be"
    Çocuk anlatırken yüzüme bile bakmıyordu. Utandım o an anasını satayım. Tam başka bir yerden mevzuyu bağlayayım derken çocuğun gözlerinin yasardigini farkettim. Ayağa kalktı yüzünü raflara döndü. Kafamdan kaynar sular döküldü sanki. O bir kaç saniye içinde çocuğu ağlatacak ne demiş olabilirim diye düşünüyordum
    ···
  17. 17.
    +19
    Ne oldugunu sormaya bile mecalim yoktu öyle berbat bir durumdaydim. Ayağa kalktım. Ne diyeyim diye düşünüyorum, bana fırsat vermeden o döndü tekrar bana. Koluyla sildi gözünü "bana sakin bir daha öyle şeyler anlatma"
    Bir şey diyemeden kaldım bir süre öyle. Düşünüyorum aminakoyim ben ne anlattım diye.
    "Neyi anlatmayayim ne oldu anlamadım"
    Bana ailenle ilgili şeyler anlatma. Özellikle kardesinle olan şeyleri anlatma. Kalbini kırarım bak çok ciddi söylüyorum"
    "Olum noldu anlamıyorum amk açık konuş benimle"
    Bir şey demeden gotunu döndü çıktı gitti
    Dedim giberim bu sefer düşünüp kafamda kuracak mecalim yok ne olduğunu anlamam lazım. Ben de çıktım arkasından
    ···
  18. 18.
    +23
    Yetiştim çocuğa beraber yürüyoruz ama yüzüme bakmıyor hiç. Soruyorum soruyorum cevap alamıyorum. En sonunda bunalmış olacak ki gene o banklardan birine oturdu ben de hemen oturdum yanına.
    "Bak biliyorum öyle aman aman bir samimiyetimiz yok. Biliyorum pek arkadaş da edinemiyosun burada. Bir sıkıntın var uzun zamandır anlamaya çalışıyorum. Senin için üzülüyorum. O yüzden bir şey olduysa eğer bana anlatmaktan çekinme. Benden laf çıkmaz, bunların muhabbetini açıp dedikodu yapacak bir arkadaş çevremde yok merak etme. Sana destek olurum elimden geleni yaparım sen yeter ki anlat"

    "Senin beni düşündüğün falan yok senin sadece canın sıkılıyor, kendine eğlence arıyorsun"
    Çocukla ilk defa aramızda böyle samimi ve dürüst bir muhabbet geçiyordu. Ben gazi almıştım, gibe gibe dilini cozecektim bunun
    ···
  19. 19.
    +21
    Uzun süren ikna çabalarımın ardından çocuğu kıvama getirmeyi basarmistim. Heyecandan kalp krizi geçirmek üzereydim aminakoyim.
    Çocuk anlatmaya başladı.
    "Benim de senin abinin yaşlarında olan bir abim vardı. Pek mahallede gezmez genelde sorunlu bir çocuktu görmemiş olabilirsin.Her neyse, babamla sebebini bir türlü anlayamadığım kavgalara tutusurlardi. Az biraz hatırlar gibi oluyorum, konu genelde abimin takıldığı arkadaşları olurdu. Benim abimin kendi karakteri olmamıştır hiçbir zaman. Arkadaş grubunun karakteristik yapısı nasılsa o da ona bürünürdü. Bu sefer de arkadaşları yüzünden alkole başlamış, tuhaf tuhaf mekanlara gidip oralardan hep başına bela alarak ayrilirmis. Babam o arkadas grubundan uzak durup sınavlara odaklanması gerektiğini söylediği zaman abim kafayı yerdi resmen babamın üzerine yürürdü. O kadar değişmişti ki, bir kaç ay içinde bambaşka bir kişiliğe bürünmüştü. Sanki yabancı biriyle yasiyorduk evde. Ani çıkışlarına ve sert tavırlarına bir sekilde tahammül ediyorduk ama gözümüzün önünde günden güne eriyip gidiyordu. Son zamanlarda çok zayiflamisti, gözlerinin altında mor halkalar vardı. Sesi buğulanmış ve her zaman olduğundan çok daha sinirli bir insana dönüşmüştü. Ailem bütün kabahati abimin arkadaslarinda buluyordu.
    O esnada okulun çıkış zili çaldı, bir kaç dakika boyunca süre gelen gürültü yüzünden konuşmamız yarıda kalmıştı
    Okulun dağılıp sakinleşmesini bekliyorduk. Dizlerim cozuluyordu heyecandan, en sonunda dili çözülmüştü
    ···
  20. 20.
    +19 -1
    Nihayet okul dagilmisti. Biz de bahçeye çıktık. Hava bulutlanmaya başlamıştı ve güneşin onu kapanıyordu yavas yavas. Bir kaç dakika sonra ortalığa inanılmaz bir kasvet çöktü. Arkadaşım anlatmaya devam etti.

    "Babam sürekli abim dışarı çıktığında onu takip edeceğini söylüyordu. Arkadaşlarını da tek tek dovecegini, varsa eğer ailelerine her şeyi bir bir anlatacagindan bahsediyordu. Abimde günden güne kotulesiyordu. Odasından çıkmaz oldu. Artık arkadaşlarıyla da gorusemez olmuştu. Buna sevinemedik bile, arkadaşları görüştüğü zamanlardaki haliyle o anki halini kiyasliyorduk. Kendini eve kapattigindan beri daha kötü olmuştu. Ne yapacağımızı bilemez durumdaydik
    Babamın bir arkadaşının tavsiyesiyle doktora zütürmeyi düşündük ama şiddetle karşı çıktı. Bir akşam babam bu konuyu tekrar dillendirdiginde masadan kalktı babama esaslı bir tokat yapıştırdı"
    O an kendime hakim olamayıp
    "Hasgibtir lan babana şamar mi attı"diye bağırdım.
    "Evet, burnunu kırdı adamın. Annem engel olmaya çalıştı onu da sert bir hareketle bir kenara itti. Kadıncağız kolunu incitti. Bağırıyor, küfürler savuruyor etrafı durma duman ediyordu. Odadan çıkmaya gotum yetmiyordu, kapının aralığından olan biteni izliyordum.
    ···