/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 76.
    0
    Dışarıda simitimi bitirip işyerine vardım. işyerinde fazla kişi yoktu. 25. kata çıktım. Tek ben gelmişim buraya. Saat daha 07.30. iyi bari. Zaten bir yığın birikmiş işim vardı. Bilgisayarımı açtım ve çalışmaya başladım.

    Yaklaşık yarım saat sonra Musa abi geldi.

    Musa-“Bir Bine sen burada mıydın? Ne zaman geldin?” işten başımı kaldırmayarak:

    b-“Saat 7.30 gibi geldim. Bayağı da iş varmış harbiden.”

    Musa-“Vaktimiz bu kadar kısıtlı olmasa sizi sıkıştırmam. Lakin…”

    b-“Biliyorum abi senin canını sıkmana gerek yok. Akşama kadar yarının işini bile bitiririm.”

    Musa-“Arada keşke Mert de sana benzese diyorum. Patron yavaş yavaş kıllanmaya başladı zaten. Şirket küçülmeye giderse Mert direk işten atılır. Ona da söyle az daha özenli çalışsın.”

    b-“Peki abi. Şansımı denerim. Başka kimler var buradan? Mesela ben var mıyım?”

    Musa-“Seni öpüp başlarına koyarlar. Tabi senden önce Nejla’yı. Sen çok çalışıyorsun ama Nejla senden daha tecrübeli. Bir de buradan Pelinsu var. O da işten atılabilir.”

    b-“Niye ki? O çalışmıyor mu?”

    Musa-“Çalışmıyor değil ama bilmiyor. Kaç kere anlatılmasına rağmen anlamıyor. Durmadan senden yardım istiyor. Şirket böylelerini affetmez. Direk kovar.”

    b-“Anladım abi. Artık ben elimden geleni yapacağım o zaman.”

    Musa-“Sen iş akışını bozma onlara yardım edeceğim diye. Çok iyi gidiyorsun.”

    b-“Yok abi olur mu? ikisi de sevdiğim kişiler. ikisinden birinin işten atılması beni çok üzer.”

    Nejla-“Kim işten atılıyor ne oluyor?” dedi. Ha doğru Musa abi ile beraber geliyorlardı. Ne ara geldi, ne ara lavaboya girdi anlamadım bile. işe çok dalmışım.

    b-“Şirket küçülmeye giderse Mert ile Pelinsu atılabilirmiş de onu konuşuyorduk.”

    Nejla-“Ben yalan söylemeyi sevmem Bir Bine. Seninle dobra dobra konuşacağım. Pelinsu ve Mert işten atılmayı hak ediyorlar. Bu grubun bütün işini sen ve ben yapıyoruz. 4 kişilik işi 2 kişi bitiriyoruz neredeyse.”

    b-“Öyle de yine de Pelinsu işten atılsa üzülmez misin?”

    Nejla-“Niye üzülesin? Burası üniversite değil. Profesyonel bir ortam. Buranın şartlarına kendilerine hazırlamaları lazımdı. Burada herkes eşit. Az çalışan atılır, çok çalışan ödüllendirilirsin. Bu kadar basit. Sen erken gelip işinin başına geçtiysen proje geride kalmasın diye. Ama onlar şu an evlerinde uyuyorlar belki de. Birileri için kendini feda etmeyi bırak.”

    b-“Bu fedakarlık değil. Sadece arkadaşıma yardım ediyorum. Eğer işten atılırlarsa da karşı çıkamam zaten. Ama yine de Mert ve Pelinsu için elimden geleni yapacağım.”

    Nejla-“Pelinsu’yu bana bırak. Sen Mert ile ilgilen. Onun aklını başına tek sen getirebilirsin.”

    b-“Umarım.” Dedim ve işe geri döndüm. Nejla da bilgisayarına geçti.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster